21 Haziran 2010 Pazartesi

Sonsöz! Oğluma,

Merhaba Oğlum
Uzun bir yolculuğun başındasın. Allah’ın(c.c) izni ile bu yolculuğa beraber başladık, inşallah uzun yıllar beraber devam ederiz. Senin geçeceğin yolların çoğunu biz büyüklerin olarak geride bıraktık. Bu süre zarfında pek çok şey yaşadık. Bunlar hatıra olarak geçmişte kaldı. Yaşadıklarımızdan öğrendiklerimiz ise tecrübe olarak bizle yola devam ediyor.
Seninle geçen 10 aylık bu süre hepimiz için bir ilkti. Beraberce hep yeni şeyleri yaşayıp, yeni şeyleri öğrendik. Geçmiş yazılardan da göreceğin gibi 10 ay senin içinde bizim içinde sorunsuz geçti. Yaşadıklarımız hatıralara hep güzellikler bıraktı. Bu süreçte senin yaptığın bir şey yoktu. Sen bizlerin yaptıkları neticesinde doğal sürecini tamamladın. Gördüğüm kadarı ile güçlü ve iradeli bir çocuktun. Yapman gereken tüm görevleri zamanında ve başarı ile gerçekleştirdin.
10 Aylık bu sürede en fazla yükü annen taşıdı. Vücudundaki inanılmaz değişimlere uyum sağlarken, kendini, seni ve bizleri düşünerek iyi şeyler yapmaya çalıştı. Şu anki sonuca baktığımızda bunda başarılı oldu. Üstüne üstlük çok fazla korkmasına rağmen, tüm cesaretini toplayarak Seni Normal doğumla dünyaya getirerek, sana ve kendine büyük bir iyilik yapmış oldu.
Sevgili Oğlum,
Bu yazdıklarımı zamanla yavaş yavaş anlamaya başlayacaksın. Bu yazdıklarımın çoğu ilk okumalarında belki de bir anlam ifade etmeyecek sana. Ama biliyorum ki zaman geçtikçe, sen büyüdükçe her şey daha bir farklı gelecek sana. Yaşadıkların ve bulunduğun ana göre bu satırlar farklı anlamlara bürünecek. İnşallah yaşamının tüm anlarında bu satırlar sana güzel şeyleri çağrıştırır ve iyi bir hayatın içindeki rehberin olur.
Evet Oğlum,
Bu yazı ile sana gelecek yaşamında karşılaşabileceğin çeşitli durumlar ile ilgili birkaç ip ucu, birkaç öneride bulunacağım... Bunu yapmakta ki amacım, geçmişimden bana miras olan hayat tecrübemi senin gelecekteki yaşamın için faydalı bir şekilde kullanma isteğimdir. İnsanlar farklı zamanlarda farklı hayatlar yaşasa da, hayat temelinde aynı şeyleri sunar onlara. Aynı şeylerle ödüllendirir, sınar, cezalandırır, sıkıştırır, şımartır, üzer, sevindir. Farklı olan tüm bu değişik durumlara insanların verdiği tepkilerdir.

· Hayat herkese eşit davranır. Sadece insanlar geleceği göremediklerinden, o anki yaşadıkları ile hayatı yargılar. Yaşadıkların konusunda hayatı sorumlu tutma. İyisi de kötüsü de hayatın bir parçasıdır. Sen hayatın sundukları karşısında nasıl davranacağını bilmelisin.
· Hayat düz bir çizgi değildir. İçinde başarı kadar, başarısızlıkta, Umut kadar umutsuzlukta , Keyif kadar acı da, Kazanmak kadar kayıp etmekte, Sağlık kadar hastalıkta, Mutluluk kadar üzüntü de, doğru kadar yalan, sevgi kadar nefrette vardır. Sende düz bir çizgide yürümeye çalışma. Tüm bu farklılara karşı hazırlıklı ol, donanımlı ol, uyanık ol. Hayat sana ne sunarsa sunsun, sen kendi yolunda yılmadan yürü. Attığın her adımda karşılaştığın zorluklar seni daha güçlü, kolaylıklar ise daha mutlu kılacaktır. Sen hayatın zorluklarından yılma, kolaylıklarına da kanma.

· Hayatta karşılığı olmayan hiç bir şey yoktur. Başarının karşılığı çalışmaktır. Tembelliğin karşılığı başarısızlıktır. Kolayında, zorunda mutlaka bir karşılığı bir bedeli vardır. Çalışmadan kazanılan her başarıda bir şeylere, birilerine borçlanma vardır. Unutma! Zenginliğinde, fakirliğinde; gücünde, zayıflığında; Şöhretinde, sıradanlığında bir bedeli vardır. Hayattan alacaklı ol ama mümkünse borçlu olma.
· Hayattın temelleri geçmişin üzerine atılır. Geçmişini unutma. Ona sahip çık. Köklerin ne kadar güçlü ve sağlıklı olur ise, o kadar dirençli olursun ve dik durursun hayatta.
· Ömrün boyuncu sürekli tavsiyeler, öneriler, nasihatler alacaksın. Bu ailenle başlayıp, öğretmenlerine, arkadaşlarına, yöneticilerden, hiç tanımadığın kişilere kadar, çeşitli şekillerde bunlar olacak. Çoğu genelleşmiş olan bu söylemler sana birer uyarıcı olacak. Ne olursa olsun, kim söylerse söylesin bunları kulak ardı etme. Bir şeklide bu söylemler üstünde düşün ve kendine uygun şeklide değerlendir.
· Hayatta hiç kimseye bağlı kalma. Kendi başına ayakların üzerinde dur ki yalnız kaldığında zorlanmayasın. Kimsenin merhametine, desteğine, iyi niyetine bağlı olmasın hayat. Sen kendi isteklerin doğrultusunda yönlendir onu
· Belli bir zaman sonra sorumlulukların başlayacaktır. Sen sen ol hiçbir sorumluluğundan kaçma. Gerekleri neyse onları gerçekleştir.
· Öncelikle kendine güven, kendine saygı duy, kendini sev. Sen kendine ne kadar güvenirsen o kadar başarılı olursun.
· Hayatta karşılaşacağın, tanışacağın hiç kimse ailenin yerini tutamaz. Ailenle doğuştan gelen bir bağ vardır. Bu hiçbir karşılığa hiçbir çıkara bağlı değildir. Sonradan kurulan bağların mutlaka bir karşılığı vardır. O nedenle bir yere kadar bağlı kalır. Ailen senin var olduğun sürece vardır.
· Sözün eri ol. Onun için tutamayacağın hiçbir sözü verme, yapamayacağın hiçbir şeyi vaat etme.
· İnsanlara kim olursa olsun hayatını, geleceğini bağlama. Herkesin bir hayatı vardır. Ve her kim kendi yönlendire bilirse onu o kadar mutlu ve başarılı olur.
· Yaptığın hiç bir şeyden pişman olma. Pişman olacağın hiçbir şey yapma. Hayat akıp gider, pişmanlıkların da keşkelerin de hiçbir anlamı yoktur. O nedenle her şeyi yerinde ve zamanında yap.
· Hiçbir şeyin kolayına kaçma. Kolay telafisi olmayan sıkıntılara yol açabilir. Çalışırken de, konuşurken de, düşünürken de.
· Çok konuşmak marifet değildir. Yerinde ve zamanında konuşmak marifettir. Sözü kıymetli olan ol, boş boğaz olma.
· Hayat güzel ve eğlencelidir. Her zaman bu tarafından bak. Hayatın güzelliklerini kaçırma. Tüm çalışmalar, tüm yorulmalar, tüm fedakârlıklar hayatın güzelliklerini yakalamak içindir. O nedenle güzellerini kaçırma.
· Her şeye, herkese, gücünde yetmez zamanında. Boş hayaller, olmayacak şeyler peşinde olma. Yeteneklerin ve gücün oranında hedefler koy ki başarıp, ulaşabilesin. Başarabildiklerin, yapabildiklerin kadar mutlu olursun. Mutluluğunu imkânsız şeylere bağlama.
· Hayatın boyunca aşırılıklara kaçma. Sevinirken, üzülürken, gururlanırken, yerinirken, kazanırken, kayıp ederken hep ölçülü ol. Unutma! Hayatta hiçbir şey daim değildir. Zamanla her şeyin terside gerçekleşebilir.
· En önemlisi hem bedenen hem ruhen kendini iyi işle. Kendini geliştirmek için çalış, çalış, çalış. Hem bedenen hem zihnen kendini zorla, geliştir. Tembellik tüm olumsuzlukların başlangıç noktasıdır. Kat ettiğin her aşamada daha güçlü ve mutlu olacaksın. Hedeflerin ve hayallerin de ona göre ilerleyip, gelişecektir.
· Sevgili Oğlum, İnsan nefsi ve bedeni kolaya, tembelliğe, keyfe yatkındır. Seni hep bunlara doğru yönlendirir. Sen iradenle, çalışmanla, azminle bunu değiştirebilirsin. Hayatın nihai amacı da budur; Nefsini kontrol etmek, onu iyiye ve doğru olan doğru yönlendirmektir. Bunun için zorluklardan yılma ve çalış, çalış, çalış. Zamanla göreceksin, çalışmak seni güçlü ve mutlu kılacaktır.
· Hayat sana istediklerini sunmaz. Hayat sana, istediklerine ulaşma imkânı sunar. Eğer istediklerine ulaşmak için çalışırsan, gelişirsen, güçlenirsen bunu başarabilirsin.
Evet, Kemal Egemen epey uzun oldu. Bunlardan ne kadarı sana bir şey ifade edecek bilemiyorum. Umarım genel olarak sende iyi duygular uyandırır ve hayatındaki güzelliklere katkı sağlar. Bende bu yaşıma kadar pek çok nasihat aldım, hikâye dinledim. İçlerinde beni etkileyen, üzerinde nasıl olur diye çok düşündüğüm tek bir söz kaldı zihnimde. Ve yakın bir zamanda anladı ki her şeyin başlangıcında bu var. Bu söz üstünde uzun uzadıya düşünüce, hayatı bu söz ile yargılayınca mutlaka cevaplar bizde çıkıyor, kendimizde.
Sevgili Oğlum, zamanın bir anında 18’li yaşlarımda aldığım bu nasihat, bu söz, tüm bu dediklerimin çimentosu olabilir. Bu sözle yoğrulmuş nasihatler daha güçlü ve uygulanabilir olur. Beni çok etkileyen ve hayatımın dönüm noktalarında aldığım kararların temel dayanaklarından biri olan bu nasihatin seninde hayatında iyi şeylere vesile olmasını temenni ediyorum.
Patronlarımdan biri, üniversite sınavını kazanıp, Adana’da başlayacağım yalnız yolculuğuma beni bu nasihat ile göndermişti.
“Sen, hayatında pek çok şey yapacaksın. Bunların kimi doğru, kimi yanlış olacak. Kimi yararlı kimi zararlı olacak..Ne yaparsan yap, ne karar alırsan al, hiç önemli değil. Hayatın boyunca tek bir şey yapma; “Kendini hiç kandırma”
Evet Oğlum,
10 ay önce başladığımız bu yolculuğu, senin doğumunla sonlandırıyoruz. Bundan sonra Senin hayatın başladı dünyamızda. Bu uzun yazı ile bloğu kapatıyorum. Sen artık Kemal Egemen Gedik olarak hayatına devam edeceksin. Bizler ailen olarak yaşamımız süresinde yanında olacağız. Büyüdükçe yürümeye, konuşmaya, okumaya, yazmaya, kendi ayakların üzerinde bir şeyler yapmaya başlayacaksın. İşte O anlarda kendi ayakların üzerinde yürümeye başladığında bu satırlar olsun isterim yanında. Biliyorum ki gün gelecek kendi kararlarını almaya başlayıp, kendi hayatını bizlerden bağımsız olarak şekillendireceksin. Ve bazen zor kararlarında, zor anlarında yanında olamayabileceğiz. İşte O anlarda güçlü ve iradeli olarak doğru olanı yapacağını biliyorum. Seninde bunun farkında olmanı ve sana bir dayanak oluşturmasını diliyorum. Güzel bir hayatın olsun Oğlum.

Kapanış

Evet beklenen son. Doğumumla birlikte anne karnındaki yaşamım tamamlandı. Yeni bir hayata merhaba diyorum. Bu blogta doğal sürecini tamamlamış oluyor. Geçmişe bakıp o günleri hatırlamak için güzel bir çalışma oldu. Tabiiki bu süreçte yaşanan her olayı, her anı buraya aktarmak mümkün olmadı. Buraya farklılıkları, ilkleri, ve o an önemli etkileri olan şeyleri aktardık. Bu blog bir günlükten çok bir anlıktı. Zamana düşülen kısa notlardı. Bir kez daha bu süreçte yer alan, doğrudan veya dolaylı olarak katkı sağlayan ve destek olanlara şükranlarımızı sunuyorum. Hem ailem hem benim için pek çok ilk yaşadık. Çevremizdeki iyi ve yardımsever yakınlarımız,arkadaşlarımız ve diğer güzel insanlar sayesinde hep güzel sonuçlar aldık. Temennimiz bundan sonraki yaşamlarımız da böyle güzellikler ve iyiliklerle dolar. Emeklerimizin, beklentilerimizin karşılıkları böyle mutlu ve şen olur. Hepinize iyi bir hayat dilerim, Allah'a (c.c) emanet olun

ilk Babalar Günüm


Merhaba! Ne kadar da aranızda olsam, bu benim ilk babalar günüm... Babama bu duyguyu yaşattığım ilk yıl... O çok mutlu... Şimdiden benimle gurur duyuyor...Bu sayfaların sonuna geldiğimiz bu zamanda kapanışı da babalar günü ilki ile yapmak babama güzel bir jest olacak...Bundan sonraki ilkleri artık aranızda yaşıyacağımdan bu sayfalara gerek kalmadı. Bende artık Bebek Gedik olmaktan çıktım. Benimde artık bir adım bir kimliğim var...Babama sevgilerimi sunarken, bu ilgi ve sevgisinin bir ömür sürmesini diler, ona layık bir evlat olmayı temenni ediyorum... Bu vesile ile tüm babaların babalar gününü kutlar, güzel günler dilerim.

9 Haziran 2010 Çarşamba

Özel Teşekkür...

2009 Eylül ayından 2010 Haziran ayına kadar bütün takip ve kontrollerimi yapan, tedavilerimi düzenleyen, Doğumda gözlemci ve annemi motive edici olarak yer alan Doktorum Emel Özçimen'e ayrıca teşekkürlerimi sunmak istiyorum...Yaklaşık 10 aylık bu sürede annemi ve beni özenle takip ederek gelişimimi izledi, ailemi yönlendirdi ve annemi normal doğum konusunda cesarettendirerek bu şekilde doğmamda katkı sağladı...Muayenelerimde hep ilgili ve güler yüzlü olarak bizi olumlu şekilde etkiledi...Hiç bir zaman karamsarlığa, endişeye sevk edecek birşeyler söylemedi...Kısaca doğumunda büyük katkısı olan doktoruma Şükranlarımı sunarak dünyanın en güzel şeylerini diliyorum.

Teşekkürler....

Merhaba...Doğum ve sonrasının telaşı içinde biraz geç kalmış teşekkürlerimi yazıyorum...Bu noktaya gelmemde ailem ve yakınlarım dışında pek çok kişinin çok önemli ve güzel katkıları oldu...Kimisi moral motivasyon, kimisi ise tıbbi destek vererek bunu sağladı. Dilim döndükçe aklıma geldikçe, katkı sağlayan bu güzel insanlara teşekkür etmek istiyorum. Öncelikle ilk teşekkürümü doğumumu gerçekleştiren Uzm.Dr.Erdem Turhan'a, sonrasında epidural aneztezimi yapan Uzm.Dr Rafi Doğan'a, doğumumda bulunan Uzm.Dr. Erzat Toprak'a, 4.kattaki hemşirelerim Gül, Ayşegül ve Fatma ablalarıma, 4.katta giriş işlemlerini yapan Şeyda ablama, Kadın doğum polikliniğinde tüm muayenelerimde yardımcı olan Aliye ve Nuran abla ile doktorumum yardımcısı Meral ablalarıma ve diğer tüm katkı sağlayan hastane personellerine ilgi, alaka, titiz ve dikkatli çalışmalarından ve de sabırlarından ötürü çok teşekkür ederim...Her şey gönlünüzce olsun...Hepinizin eline sağlık....
Ayrıca doğum sırasında, babam ve aile yakınlarım ile beni sabırla 4.Kat koridorunda bekleyen Meltem, Çiğdem ve Hatice ablalarıma da teşekkürlerimi sunarım...Beni beklemeniz büyük bir kibarlıktı..Hepinize sevgilerimi sunuyorum

6 Haziran 2010 Pazar

Ziyaretçilerim var

Evet dünyaya geldiğim 4 gün oldu...Şaka şaka buradayım...Ama ne yolculuktu...Allah(c.c) izni ile bu yolculuğu başarıyla tamamladık... Evimdeyim artık... 05 Haziran 2010 saat 22:30 civarı Ferdi amcam ile Alev yengem Ankara'dan ziyaretime geldiler...Gelirkende bana güzel bir hediye getirmişler... Sevindim tabii... İkisinede çok teşekkür ederim... Bugünde beraber çekimlerimiz olacak... İnşallah onlara güzel pozlar vereceğim... Az da olsa bu konuda tecrübe kazandım... Babam sağ olsun...Şimdilik bu kadar, daha sonra ayrıntılı yine yazacağım...

4 Haziran 2010 Cuma

Hoş Geldin Hala ve Kuzen Tuana...

Evet ilk ziyaretçilerim gelmeye başladı... Bu da ilk süprizim oldu...Doğum kutlamalarım son sürat yapılırken Ankaradan Halam Aynur ve Kuzenim Tuana süpriz yaptılar... Biz onları hafta sonu beklerken, onlar dayanamayıp atlamışlar ilk otobüse. "Git-Gel Konya altı saat" boşuna dememişler, Saat 18:30 odamdaydılar... Sanırım seviliyorum. Böylelikle Aynur Halam ve Tuana ablamla hiç zaman kaybetmeden tanışmış olduk...Batuhan Abimin sınavı olduğundan gelememiş. Olsun vaktimiz bol, onunlada çok yakında tanışırız. Evet, Hoş geldin Aynur hala, hoş geldin kuzenim Tuana ...Sizlerede merhaba....

Hoş Geldin

Bir zamanlar
Biz de çocuktuk
Sevildik, büyüdük
Günleri, ayları, yılları
Geride bıraktık.

Bir zamanlar
Sen yoktun
Hayalin bir umuttu,
Filizlendin gönlümüzde
Tuttun.

Bir Zamanlar
Biz de yoktuk
Serpil İle Ercan’dık
Kader bizi Konya’da
Buluşturdu.

Şimdi,
Biziz büyüyen
Sevgimizle seni filizlendiren
Hoş geldin oğlum
Ailemiz seninle çok mutlu

3 Haziran 2010 Perşembe

Kemal Egemen Gedik Doğum Bilgileri

Doğum Tarihi: 03 Haziran 2010
Doğum Saati: 14:10
Doğum Şekli:Normal
Doğum Yeri:Başkent Üniversitesi Konya Uygulama ve Araştırma Merkezi
Epidural Aneztezi:Uzm.Dr.Rafi Doğan
Annenin Doktoru:Doç.Dr.Emel Özçimen
Doğum Doktoru:Uzm.Dr.Erdem Turhan
Doğum Kilosu:3.550Kg
Annenin Durumu:Yorgun,uykusuz,mutlu ve sağlıklı
Babanın Durumu: Yorgun,Uykusuz, Mutlu ve Şaşkın

Merhaba Dünya

Merhaba Dünya!
Merhaba Anne, Merhaba Baba...Ben Kemal Egemen Geldim...

Merhaba Doğumhane

Evet saat 12:00 ben annemle doğumhanedeyim...NST'ye bağlı sancılarım takip ediliyor...Babam, Aliye babaannem, Zehra anneannem ve Neşe Teyzem yanımdalar...Oda numaramız 406...Tam doğumhanenin karşısında....Saat 11:30 civarı Uzm.Dr.Rafi Doğan tarafından Epidural aneztezim yapıldı...Sancılarım yeterli olmadığından anneme suni sancı verilmeye başlandı....Babam doğal olarak heyecanlı ve gergin...Aralarda bu satırları yazarak rahatlamaya çalışıyor...Evet, ben Kemal Egemen Gedik, Konya Başkent Üniversitesi Hastanesi doğumhanesinden bildiriyorum...Yeni gelişmelerde görüşmek üzere...Allah'a (c.c) emanet olun....

Sanırım geliyorum.....

Evet, dostlar sanırım geliyorum...Allah'ın (c.c) izni ile bir yola çıktım, galiba bu yol size doğru...02 haziran 2010 gecesi annem işaretlerimi aldı ve beklemeye başladırlar...Gece bir şey olmadı...03 Haziran 2010 Sabah 6 civarı annem daha güçlü işaretler alınca babamla beraber saat 7:30 civarı Konya Başkent Üniversitesi Hastanesi Acil servisine başvurduk. Kısa bir değerlendirme sonucu yatışım verildi. Annemi Serviste muayene eden Uzman Erdem Turhan doğumun başladığını ve açılımın 3,6cm cıvarı olduğunu söyleyerek annemi doğumhaneye aldılar. Tabii tüm bunlar olurken babamda hep yanımızdaydı....Annem ilk zamanlara göre daha sakin...Babamın telkinleri işe yaramış görünüyor...Normal doğum fikrine alışmış gibi...Babam sürekli ona, nefes almaya ve doğuma odaklanmasını tembihliyor ve ayrıca Doktorun komutlarına yoğunlaşmasını öneriyor...Annemede bu mantıklı gelmiş olmalı ki rahatlamış görünüyor. Buraya kadar olanları kimseye söylememeye ve doğum başlayınca yakınlara haber etmeyi kararlaştırdılar. Saat 8:30 cıvarı Aliye babaanneme ve Neşe Teyzeme haber ettiler. Anne ve Babamın Hastaneden çoğu arkadaşları acilde bizi gördüklerinden haberkeri oldu...Herkes hayırlısını ve Sağ salim sağlıklı doğmamı diliyor. Allah(c.c) dualarını kabul etsin... Onlarında ne dileği varsa gerçekleşsin...Annemin durumu şu an rutin ve normal olduğundan babam bunları yazarak stresini gideriyor...Annemin yanında şu an Hastaneden Meltem Abla var...İlerde sık görüşeceğimiz ablalardan...Laf aramızda burada doğumhanede bile sürekli laf ediyorlar vır..vır..vırrr...Ah bu kadınlar!

1 Haziran 2010 Salı

Kontrollü Muayene 31 Mayıs 2010

Kontrollü muayenelerim sıklaştı. Haftada 2 güne çıktı. Artık doğum için takip ediliyorum. Muayenelerim NST ve USG ile sınırlı. Her an doğma ihtimalim varmış, tabii ki 8 Hazirana kadar da gidebilirmiş. O birazda benim keyfime kalan bir durummuş. Sanırım ben keyfine düşkün biriyim. Bugün olmazsa yarın doğarım...Hep burada kalacak değilim ya! Sanırım benim sizi merak ettiğim kadar sizlerde beni merak ediyorsunuz...Az kaldı az..Allah'ın (c.c) izni ile bir haftaya kalmaz görüşeceğiz...Bana dünyanızda kocaman bir yer acın. Şimdiden hepinize teşekkür ederim...