21 Haziran 2010 Pazartesi

Sonsöz! Oğluma,

Merhaba Oğlum
Uzun bir yolculuğun başındasın. Allah’ın(c.c) izni ile bu yolculuğa beraber başladık, inşallah uzun yıllar beraber devam ederiz. Senin geçeceğin yolların çoğunu biz büyüklerin olarak geride bıraktık. Bu süre zarfında pek çok şey yaşadık. Bunlar hatıra olarak geçmişte kaldı. Yaşadıklarımızdan öğrendiklerimiz ise tecrübe olarak bizle yola devam ediyor.
Seninle geçen 10 aylık bu süre hepimiz için bir ilkti. Beraberce hep yeni şeyleri yaşayıp, yeni şeyleri öğrendik. Geçmiş yazılardan da göreceğin gibi 10 ay senin içinde bizim içinde sorunsuz geçti. Yaşadıklarımız hatıralara hep güzellikler bıraktı. Bu süreçte senin yaptığın bir şey yoktu. Sen bizlerin yaptıkları neticesinde doğal sürecini tamamladın. Gördüğüm kadarı ile güçlü ve iradeli bir çocuktun. Yapman gereken tüm görevleri zamanında ve başarı ile gerçekleştirdin.
10 Aylık bu sürede en fazla yükü annen taşıdı. Vücudundaki inanılmaz değişimlere uyum sağlarken, kendini, seni ve bizleri düşünerek iyi şeyler yapmaya çalıştı. Şu anki sonuca baktığımızda bunda başarılı oldu. Üstüne üstlük çok fazla korkmasına rağmen, tüm cesaretini toplayarak Seni Normal doğumla dünyaya getirerek, sana ve kendine büyük bir iyilik yapmış oldu.
Sevgili Oğlum,
Bu yazdıklarımı zamanla yavaş yavaş anlamaya başlayacaksın. Bu yazdıklarımın çoğu ilk okumalarında belki de bir anlam ifade etmeyecek sana. Ama biliyorum ki zaman geçtikçe, sen büyüdükçe her şey daha bir farklı gelecek sana. Yaşadıkların ve bulunduğun ana göre bu satırlar farklı anlamlara bürünecek. İnşallah yaşamının tüm anlarında bu satırlar sana güzel şeyleri çağrıştırır ve iyi bir hayatın içindeki rehberin olur.
Evet Oğlum,
Bu yazı ile sana gelecek yaşamında karşılaşabileceğin çeşitli durumlar ile ilgili birkaç ip ucu, birkaç öneride bulunacağım... Bunu yapmakta ki amacım, geçmişimden bana miras olan hayat tecrübemi senin gelecekteki yaşamın için faydalı bir şekilde kullanma isteğimdir. İnsanlar farklı zamanlarda farklı hayatlar yaşasa da, hayat temelinde aynı şeyleri sunar onlara. Aynı şeylerle ödüllendirir, sınar, cezalandırır, sıkıştırır, şımartır, üzer, sevindir. Farklı olan tüm bu değişik durumlara insanların verdiği tepkilerdir.

· Hayat herkese eşit davranır. Sadece insanlar geleceği göremediklerinden, o anki yaşadıkları ile hayatı yargılar. Yaşadıkların konusunda hayatı sorumlu tutma. İyisi de kötüsü de hayatın bir parçasıdır. Sen hayatın sundukları karşısında nasıl davranacağını bilmelisin.
· Hayat düz bir çizgi değildir. İçinde başarı kadar, başarısızlıkta, Umut kadar umutsuzlukta , Keyif kadar acı da, Kazanmak kadar kayıp etmekte, Sağlık kadar hastalıkta, Mutluluk kadar üzüntü de, doğru kadar yalan, sevgi kadar nefrette vardır. Sende düz bir çizgide yürümeye çalışma. Tüm bu farklılara karşı hazırlıklı ol, donanımlı ol, uyanık ol. Hayat sana ne sunarsa sunsun, sen kendi yolunda yılmadan yürü. Attığın her adımda karşılaştığın zorluklar seni daha güçlü, kolaylıklar ise daha mutlu kılacaktır. Sen hayatın zorluklarından yılma, kolaylıklarına da kanma.

· Hayatta karşılığı olmayan hiç bir şey yoktur. Başarının karşılığı çalışmaktır. Tembelliğin karşılığı başarısızlıktır. Kolayında, zorunda mutlaka bir karşılığı bir bedeli vardır. Çalışmadan kazanılan her başarıda bir şeylere, birilerine borçlanma vardır. Unutma! Zenginliğinde, fakirliğinde; gücünde, zayıflığında; Şöhretinde, sıradanlığında bir bedeli vardır. Hayattan alacaklı ol ama mümkünse borçlu olma.
· Hayattın temelleri geçmişin üzerine atılır. Geçmişini unutma. Ona sahip çık. Köklerin ne kadar güçlü ve sağlıklı olur ise, o kadar dirençli olursun ve dik durursun hayatta.
· Ömrün boyuncu sürekli tavsiyeler, öneriler, nasihatler alacaksın. Bu ailenle başlayıp, öğretmenlerine, arkadaşlarına, yöneticilerden, hiç tanımadığın kişilere kadar, çeşitli şekillerde bunlar olacak. Çoğu genelleşmiş olan bu söylemler sana birer uyarıcı olacak. Ne olursa olsun, kim söylerse söylesin bunları kulak ardı etme. Bir şeklide bu söylemler üstünde düşün ve kendine uygun şeklide değerlendir.
· Hayatta hiç kimseye bağlı kalma. Kendi başına ayakların üzerinde dur ki yalnız kaldığında zorlanmayasın. Kimsenin merhametine, desteğine, iyi niyetine bağlı olmasın hayat. Sen kendi isteklerin doğrultusunda yönlendir onu
· Belli bir zaman sonra sorumlulukların başlayacaktır. Sen sen ol hiçbir sorumluluğundan kaçma. Gerekleri neyse onları gerçekleştir.
· Öncelikle kendine güven, kendine saygı duy, kendini sev. Sen kendine ne kadar güvenirsen o kadar başarılı olursun.
· Hayatta karşılaşacağın, tanışacağın hiç kimse ailenin yerini tutamaz. Ailenle doğuştan gelen bir bağ vardır. Bu hiçbir karşılığa hiçbir çıkara bağlı değildir. Sonradan kurulan bağların mutlaka bir karşılığı vardır. O nedenle bir yere kadar bağlı kalır. Ailen senin var olduğun sürece vardır.
· Sözün eri ol. Onun için tutamayacağın hiçbir sözü verme, yapamayacağın hiçbir şeyi vaat etme.
· İnsanlara kim olursa olsun hayatını, geleceğini bağlama. Herkesin bir hayatı vardır. Ve her kim kendi yönlendire bilirse onu o kadar mutlu ve başarılı olur.
· Yaptığın hiç bir şeyden pişman olma. Pişman olacağın hiçbir şey yapma. Hayat akıp gider, pişmanlıkların da keşkelerin de hiçbir anlamı yoktur. O nedenle her şeyi yerinde ve zamanında yap.
· Hiçbir şeyin kolayına kaçma. Kolay telafisi olmayan sıkıntılara yol açabilir. Çalışırken de, konuşurken de, düşünürken de.
· Çok konuşmak marifet değildir. Yerinde ve zamanında konuşmak marifettir. Sözü kıymetli olan ol, boş boğaz olma.
· Hayat güzel ve eğlencelidir. Her zaman bu tarafından bak. Hayatın güzelliklerini kaçırma. Tüm çalışmalar, tüm yorulmalar, tüm fedakârlıklar hayatın güzelliklerini yakalamak içindir. O nedenle güzellerini kaçırma.
· Her şeye, herkese, gücünde yetmez zamanında. Boş hayaller, olmayacak şeyler peşinde olma. Yeteneklerin ve gücün oranında hedefler koy ki başarıp, ulaşabilesin. Başarabildiklerin, yapabildiklerin kadar mutlu olursun. Mutluluğunu imkânsız şeylere bağlama.
· Hayatın boyunca aşırılıklara kaçma. Sevinirken, üzülürken, gururlanırken, yerinirken, kazanırken, kayıp ederken hep ölçülü ol. Unutma! Hayatta hiçbir şey daim değildir. Zamanla her şeyin terside gerçekleşebilir.
· En önemlisi hem bedenen hem ruhen kendini iyi işle. Kendini geliştirmek için çalış, çalış, çalış. Hem bedenen hem zihnen kendini zorla, geliştir. Tembellik tüm olumsuzlukların başlangıç noktasıdır. Kat ettiğin her aşamada daha güçlü ve mutlu olacaksın. Hedeflerin ve hayallerin de ona göre ilerleyip, gelişecektir.
· Sevgili Oğlum, İnsan nefsi ve bedeni kolaya, tembelliğe, keyfe yatkındır. Seni hep bunlara doğru yönlendirir. Sen iradenle, çalışmanla, azminle bunu değiştirebilirsin. Hayatın nihai amacı da budur; Nefsini kontrol etmek, onu iyiye ve doğru olan doğru yönlendirmektir. Bunun için zorluklardan yılma ve çalış, çalış, çalış. Zamanla göreceksin, çalışmak seni güçlü ve mutlu kılacaktır.
· Hayat sana istediklerini sunmaz. Hayat sana, istediklerine ulaşma imkânı sunar. Eğer istediklerine ulaşmak için çalışırsan, gelişirsen, güçlenirsen bunu başarabilirsin.
Evet, Kemal Egemen epey uzun oldu. Bunlardan ne kadarı sana bir şey ifade edecek bilemiyorum. Umarım genel olarak sende iyi duygular uyandırır ve hayatındaki güzelliklere katkı sağlar. Bende bu yaşıma kadar pek çok nasihat aldım, hikâye dinledim. İçlerinde beni etkileyen, üzerinde nasıl olur diye çok düşündüğüm tek bir söz kaldı zihnimde. Ve yakın bir zamanda anladı ki her şeyin başlangıcında bu var. Bu söz üstünde uzun uzadıya düşünüce, hayatı bu söz ile yargılayınca mutlaka cevaplar bizde çıkıyor, kendimizde.
Sevgili Oğlum, zamanın bir anında 18’li yaşlarımda aldığım bu nasihat, bu söz, tüm bu dediklerimin çimentosu olabilir. Bu sözle yoğrulmuş nasihatler daha güçlü ve uygulanabilir olur. Beni çok etkileyen ve hayatımın dönüm noktalarında aldığım kararların temel dayanaklarından biri olan bu nasihatin seninde hayatında iyi şeylere vesile olmasını temenni ediyorum.
Patronlarımdan biri, üniversite sınavını kazanıp, Adana’da başlayacağım yalnız yolculuğuma beni bu nasihat ile göndermişti.
“Sen, hayatında pek çok şey yapacaksın. Bunların kimi doğru, kimi yanlış olacak. Kimi yararlı kimi zararlı olacak..Ne yaparsan yap, ne karar alırsan al, hiç önemli değil. Hayatın boyunca tek bir şey yapma; “Kendini hiç kandırma”
Evet Oğlum,
10 ay önce başladığımız bu yolculuğu, senin doğumunla sonlandırıyoruz. Bundan sonra Senin hayatın başladı dünyamızda. Bu uzun yazı ile bloğu kapatıyorum. Sen artık Kemal Egemen Gedik olarak hayatına devam edeceksin. Bizler ailen olarak yaşamımız süresinde yanında olacağız. Büyüdükçe yürümeye, konuşmaya, okumaya, yazmaya, kendi ayakların üzerinde bir şeyler yapmaya başlayacaksın. İşte O anlarda kendi ayakların üzerinde yürümeye başladığında bu satırlar olsun isterim yanında. Biliyorum ki gün gelecek kendi kararlarını almaya başlayıp, kendi hayatını bizlerden bağımsız olarak şekillendireceksin. Ve bazen zor kararlarında, zor anlarında yanında olamayabileceğiz. İşte O anlarda güçlü ve iradeli olarak doğru olanı yapacağını biliyorum. Seninde bunun farkında olmanı ve sana bir dayanak oluşturmasını diliyorum. Güzel bir hayatın olsun Oğlum.

Kapanış

Evet beklenen son. Doğumumla birlikte anne karnındaki yaşamım tamamlandı. Yeni bir hayata merhaba diyorum. Bu blogta doğal sürecini tamamlamış oluyor. Geçmişe bakıp o günleri hatırlamak için güzel bir çalışma oldu. Tabiiki bu süreçte yaşanan her olayı, her anı buraya aktarmak mümkün olmadı. Buraya farklılıkları, ilkleri, ve o an önemli etkileri olan şeyleri aktardık. Bu blog bir günlükten çok bir anlıktı. Zamana düşülen kısa notlardı. Bir kez daha bu süreçte yer alan, doğrudan veya dolaylı olarak katkı sağlayan ve destek olanlara şükranlarımızı sunuyorum. Hem ailem hem benim için pek çok ilk yaşadık. Çevremizdeki iyi ve yardımsever yakınlarımız,arkadaşlarımız ve diğer güzel insanlar sayesinde hep güzel sonuçlar aldık. Temennimiz bundan sonraki yaşamlarımız da böyle güzellikler ve iyiliklerle dolar. Emeklerimizin, beklentilerimizin karşılıkları böyle mutlu ve şen olur. Hepinize iyi bir hayat dilerim, Allah'a (c.c) emanet olun

ilk Babalar Günüm


Merhaba! Ne kadar da aranızda olsam, bu benim ilk babalar günüm... Babama bu duyguyu yaşattığım ilk yıl... O çok mutlu... Şimdiden benimle gurur duyuyor...Bu sayfaların sonuna geldiğimiz bu zamanda kapanışı da babalar günü ilki ile yapmak babama güzel bir jest olacak...Bundan sonraki ilkleri artık aranızda yaşıyacağımdan bu sayfalara gerek kalmadı. Bende artık Bebek Gedik olmaktan çıktım. Benimde artık bir adım bir kimliğim var...Babama sevgilerimi sunarken, bu ilgi ve sevgisinin bir ömür sürmesini diler, ona layık bir evlat olmayı temenni ediyorum... Bu vesile ile tüm babaların babalar gününü kutlar, güzel günler dilerim.

9 Haziran 2010 Çarşamba

Özel Teşekkür...

2009 Eylül ayından 2010 Haziran ayına kadar bütün takip ve kontrollerimi yapan, tedavilerimi düzenleyen, Doğumda gözlemci ve annemi motive edici olarak yer alan Doktorum Emel Özçimen'e ayrıca teşekkürlerimi sunmak istiyorum...Yaklaşık 10 aylık bu sürede annemi ve beni özenle takip ederek gelişimimi izledi, ailemi yönlendirdi ve annemi normal doğum konusunda cesarettendirerek bu şekilde doğmamda katkı sağladı...Muayenelerimde hep ilgili ve güler yüzlü olarak bizi olumlu şekilde etkiledi...Hiç bir zaman karamsarlığa, endişeye sevk edecek birşeyler söylemedi...Kısaca doğumunda büyük katkısı olan doktoruma Şükranlarımı sunarak dünyanın en güzel şeylerini diliyorum.

Teşekkürler....

Merhaba...Doğum ve sonrasının telaşı içinde biraz geç kalmış teşekkürlerimi yazıyorum...Bu noktaya gelmemde ailem ve yakınlarım dışında pek çok kişinin çok önemli ve güzel katkıları oldu...Kimisi moral motivasyon, kimisi ise tıbbi destek vererek bunu sağladı. Dilim döndükçe aklıma geldikçe, katkı sağlayan bu güzel insanlara teşekkür etmek istiyorum. Öncelikle ilk teşekkürümü doğumumu gerçekleştiren Uzm.Dr.Erdem Turhan'a, sonrasında epidural aneztezimi yapan Uzm.Dr Rafi Doğan'a, doğumumda bulunan Uzm.Dr. Erzat Toprak'a, 4.kattaki hemşirelerim Gül, Ayşegül ve Fatma ablalarıma, 4.katta giriş işlemlerini yapan Şeyda ablama, Kadın doğum polikliniğinde tüm muayenelerimde yardımcı olan Aliye ve Nuran abla ile doktorumum yardımcısı Meral ablalarıma ve diğer tüm katkı sağlayan hastane personellerine ilgi, alaka, titiz ve dikkatli çalışmalarından ve de sabırlarından ötürü çok teşekkür ederim...Her şey gönlünüzce olsun...Hepinizin eline sağlık....
Ayrıca doğum sırasında, babam ve aile yakınlarım ile beni sabırla 4.Kat koridorunda bekleyen Meltem, Çiğdem ve Hatice ablalarıma da teşekkürlerimi sunarım...Beni beklemeniz büyük bir kibarlıktı..Hepinize sevgilerimi sunuyorum

6 Haziran 2010 Pazar

Ziyaretçilerim var

Evet dünyaya geldiğim 4 gün oldu...Şaka şaka buradayım...Ama ne yolculuktu...Allah(c.c) izni ile bu yolculuğu başarıyla tamamladık... Evimdeyim artık... 05 Haziran 2010 saat 22:30 civarı Ferdi amcam ile Alev yengem Ankara'dan ziyaretime geldiler...Gelirkende bana güzel bir hediye getirmişler... Sevindim tabii... İkisinede çok teşekkür ederim... Bugünde beraber çekimlerimiz olacak... İnşallah onlara güzel pozlar vereceğim... Az da olsa bu konuda tecrübe kazandım... Babam sağ olsun...Şimdilik bu kadar, daha sonra ayrıntılı yine yazacağım...

4 Haziran 2010 Cuma

Hoş Geldin Hala ve Kuzen Tuana...

Evet ilk ziyaretçilerim gelmeye başladı... Bu da ilk süprizim oldu...Doğum kutlamalarım son sürat yapılırken Ankaradan Halam Aynur ve Kuzenim Tuana süpriz yaptılar... Biz onları hafta sonu beklerken, onlar dayanamayıp atlamışlar ilk otobüse. "Git-Gel Konya altı saat" boşuna dememişler, Saat 18:30 odamdaydılar... Sanırım seviliyorum. Böylelikle Aynur Halam ve Tuana ablamla hiç zaman kaybetmeden tanışmış olduk...Batuhan Abimin sınavı olduğundan gelememiş. Olsun vaktimiz bol, onunlada çok yakında tanışırız. Evet, Hoş geldin Aynur hala, hoş geldin kuzenim Tuana ...Sizlerede merhaba....

Hoş Geldin

Bir zamanlar
Biz de çocuktuk
Sevildik, büyüdük
Günleri, ayları, yılları
Geride bıraktık.

Bir zamanlar
Sen yoktun
Hayalin bir umuttu,
Filizlendin gönlümüzde
Tuttun.

Bir Zamanlar
Biz de yoktuk
Serpil İle Ercan’dık
Kader bizi Konya’da
Buluşturdu.

Şimdi,
Biziz büyüyen
Sevgimizle seni filizlendiren
Hoş geldin oğlum
Ailemiz seninle çok mutlu

3 Haziran 2010 Perşembe

Kemal Egemen Gedik Doğum Bilgileri

Doğum Tarihi: 03 Haziran 2010
Doğum Saati: 14:10
Doğum Şekli:Normal
Doğum Yeri:Başkent Üniversitesi Konya Uygulama ve Araştırma Merkezi
Epidural Aneztezi:Uzm.Dr.Rafi Doğan
Annenin Doktoru:Doç.Dr.Emel Özçimen
Doğum Doktoru:Uzm.Dr.Erdem Turhan
Doğum Kilosu:3.550Kg
Annenin Durumu:Yorgun,uykusuz,mutlu ve sağlıklı
Babanın Durumu: Yorgun,Uykusuz, Mutlu ve Şaşkın

Merhaba Dünya

Merhaba Dünya!
Merhaba Anne, Merhaba Baba...Ben Kemal Egemen Geldim...

Merhaba Doğumhane

Evet saat 12:00 ben annemle doğumhanedeyim...NST'ye bağlı sancılarım takip ediliyor...Babam, Aliye babaannem, Zehra anneannem ve Neşe Teyzem yanımdalar...Oda numaramız 406...Tam doğumhanenin karşısında....Saat 11:30 civarı Uzm.Dr.Rafi Doğan tarafından Epidural aneztezim yapıldı...Sancılarım yeterli olmadığından anneme suni sancı verilmeye başlandı....Babam doğal olarak heyecanlı ve gergin...Aralarda bu satırları yazarak rahatlamaya çalışıyor...Evet, ben Kemal Egemen Gedik, Konya Başkent Üniversitesi Hastanesi doğumhanesinden bildiriyorum...Yeni gelişmelerde görüşmek üzere...Allah'a (c.c) emanet olun....

Sanırım geliyorum.....

Evet, dostlar sanırım geliyorum...Allah'ın (c.c) izni ile bir yola çıktım, galiba bu yol size doğru...02 haziran 2010 gecesi annem işaretlerimi aldı ve beklemeye başladırlar...Gece bir şey olmadı...03 Haziran 2010 Sabah 6 civarı annem daha güçlü işaretler alınca babamla beraber saat 7:30 civarı Konya Başkent Üniversitesi Hastanesi Acil servisine başvurduk. Kısa bir değerlendirme sonucu yatışım verildi. Annemi Serviste muayene eden Uzman Erdem Turhan doğumun başladığını ve açılımın 3,6cm cıvarı olduğunu söyleyerek annemi doğumhaneye aldılar. Tabii tüm bunlar olurken babamda hep yanımızdaydı....Annem ilk zamanlara göre daha sakin...Babamın telkinleri işe yaramış görünüyor...Normal doğum fikrine alışmış gibi...Babam sürekli ona, nefes almaya ve doğuma odaklanmasını tembihliyor ve ayrıca Doktorun komutlarına yoğunlaşmasını öneriyor...Annemede bu mantıklı gelmiş olmalı ki rahatlamış görünüyor. Buraya kadar olanları kimseye söylememeye ve doğum başlayınca yakınlara haber etmeyi kararlaştırdılar. Saat 8:30 cıvarı Aliye babaanneme ve Neşe Teyzeme haber ettiler. Anne ve Babamın Hastaneden çoğu arkadaşları acilde bizi gördüklerinden haberkeri oldu...Herkes hayırlısını ve Sağ salim sağlıklı doğmamı diliyor. Allah(c.c) dualarını kabul etsin... Onlarında ne dileği varsa gerçekleşsin...Annemin durumu şu an rutin ve normal olduğundan babam bunları yazarak stresini gideriyor...Annemin yanında şu an Hastaneden Meltem Abla var...İlerde sık görüşeceğimiz ablalardan...Laf aramızda burada doğumhanede bile sürekli laf ediyorlar vır..vır..vırrr...Ah bu kadınlar!

1 Haziran 2010 Salı

Kontrollü Muayene 31 Mayıs 2010

Kontrollü muayenelerim sıklaştı. Haftada 2 güne çıktı. Artık doğum için takip ediliyorum. Muayenelerim NST ve USG ile sınırlı. Her an doğma ihtimalim varmış, tabii ki 8 Hazirana kadar da gidebilirmiş. O birazda benim keyfime kalan bir durummuş. Sanırım ben keyfine düşkün biriyim. Bugün olmazsa yarın doğarım...Hep burada kalacak değilim ya! Sanırım benim sizi merak ettiğim kadar sizlerde beni merak ediyorsunuz...Az kaldı az..Allah'ın (c.c) izni ile bir haftaya kalmaz görüşeceğiz...Bana dünyanızda kocaman bir yer acın. Şimdiden hepinize teşekkür ederim...

31 Mayıs 2010 Pazartesi

İlk Formam


Önceleride söylemiştim. Bu bir aile geleneğimiz. Rengimizi önceden belli etmek. Şimdide rengimize uygun formayı giyme zamanı...Şimdilik bunu sanal ortamda gerçekleştiriyorum. Babamın katkıları ile adıma özel ilk forman tasarlandı. İnşallah gerçeğini yeşil sahalarda giymek nasip olur. Babamın hayali bu formayı Şampiyonlar Liginde giymem...Bakalım yeteneklerim ve benim hayallerim buna uygun olacak mı? O da kader... Yaşayıp hep beraber inşallah göreceğiz...

29 Mayıs 2010 Cumartesi

Mutlu Sona Az Kaldı

Bu babamın yaptığı bir çalışma. İnternette bulup beğendiği iki resmi birleştirip bu notu düşmüş altına ki, aradan yaklaşık 5 yıl geçmiş... Bu çalışmayı, annemle evlilik yolunda emin adımlarla yürürken yapan babam, ne kadar da ileri görüşlü olduğunu göstermiş. Ne kadar da 3 yıl sonra evlenselerde bi şekilde gelecek güzel günleri sezebilmiş. Şimdi de bu resmi benim doğumum için kullanıyor. Onun önsezilerine güvenerek bende diyorum ki " Mutlu Sona Az Kaldı". Bu kaydı babamın yaşam felsefesini özetleyen bir sözü ile yaparak, kendisini saygı ve sevgilerimle selamlıyorum.
" Herşey zamanla anlamını bulur, Sabır insanı doğru yoldan götürür"

28 Mayıs 2010 Ara Kontrol

39 Hafta 5 günlüğüm. 28 Mayıs 2010 tarihinde sabah 9:00 annemle ara kontrolle gittik. NST Çekildi. NSTde sancı göründüğünden doktorum ayrıntılı bir muayene yaptı. Tüm işaretler doğumun yaklaştığını gösteriyor. Rahimde yumuşama ve sancı buna işaretmiş. Hayırlısı ile mutlu sona, yeni bir hayata başlıyoruz. Kendi dünyamdan sizin dünyanıza doğru yoldayım. Allah'ın(c.c) izni ile dünyadaki maceralarım başlıyacak. İnşallah hayırlısı Uğurlusu olur. İnşallah kendime ve çevreme güzel şeyler yaşatırım...Görüşmek üzere ablalar ve abiler..Görüşmek üzere ailem ve akrabalarım...

25 Mayıs 2010 Salı

Kontrollü Muayene 25 Mayıs 2010

Evet bir muayene zamanı daha...Her zamankinden daha kilollu ve her zamankinden daha fazla yorucu olmaya başladım. Annem epey zorlanmaya başladı. Doğum nasıl olacak diye daha fazla düşünmeye ve daha fazla korkmaya başladı...Doğum olayı gözünde büyümeye ve geceleri kabusu olmaya başladı...Sezeryanla doğum konusunda babamdan daha net bir destek istiyoror. Muayenemiz 25 Mayıs 2010 saat 9:30'ta idi. USG ve NST Yapıldı. Kilom 3,348kg boyum 50cm civarı olmuş. NST de biraz sancı olunca doktorum daha bi ayrıntılı muayene etti...Sonuç olarak son bi iki haftam daha var...Eğer bu 2 haftadada doğum olmazsa suni sancı ile, daha da olmazsa sezaryen ile beni doğurtacaklar...Şu an 38.Hafta bitti. Görünürde hiç bir sıkıntı yok.Allah'ın (c.c) izni ile her şey yolunda...Görüşmek dileği ile eyvallah! (Annem bunu okursa diyeceği:Babasının oğlu! Evvallah koçum :)

Sevgili Anneciğim!

Sevgili anneciğim merhaba, Ben oğlun Kemal Egemen. Anneciğim!Biliyorum seni çok zorluyorum, kilomda epey oldu. Hareketlerim daha bir ağrı verir oldu sana. Ayrıca uyku da uyuyamıyorsun, yemek yiyemiyorsun, benim yüzümden yürüyemiyorsun, biliyorum. Ve biraz sessiz kalınca hemen endişelenip, tüm dikkatini bana da veriyorsun. Tüm bunlara ek olarak bir de beni doğuracaksın, onunda korkusu ayrı...Hepsi için sana minnettarım canım annem..Ama lütfen, bana ne zaman doğucan diye sorular sorma! Bugün de doğmadım diye bana kızma! "Hadi artık doğ" diye de beni kandırmaya çalışma anne...Hiç birini yapamam, benim elimde olan birşey değil...Ve lütfen! Bunları yapamıyorum diye de bana küsme...Anne küçük olan benim...O yüzeden ellerinden saygılarımla öper, gereğini yapmanı rica ederim...

17 Mayıs 2010 Pazartesi

Kontrollü Muayene 17 Mayıs 2010

Bir pazartesi günü daha geldi ve ben hala doğmadım. 38.haftayıda anne karnıda gördüm. Muayene sonucuna göre kilom:2.950, boyum da:50cm civarı. NST ve USG çekimelride yapıldı. Herşey yolunda şimdilik. Doktorum 08 Hazirana kadar bekleyebileceğimizi söyledi. Eğer o tarihe kadar doğmazsam, suni sancı ile benim doğumumu başlatacaklarmış. Doktorum yine normal doğumu tavsiye etti. Tüm şartlar normal doğum için uygunmuş. Annem artık doğmamı istiyor. Beni taşımakta epey zorlanıyor ve ben onun tüm hayatını etkilemiş durumdayım. Herşeyini bana göre ayarlıyor. Havalarda ısındı. Aslında bugünlerde doğsam hiç fena olmıyacak. Babamın tahminlerine göre 3200Kg bulunca doğacakmışım. Hayırlısı Allahtan(c.c). Görüşmek üzere...

ilk Fenerbahçenin kendini şampiyon sandığı güne tanıklık etmem

Daha doğmadan pek çok tarihi ana tanıklık ettim. Bu en eğlencelisi bu oldu. Futbol ligimizin güzide takımı Fenerbahçe tarihte ikinci kez kendini şampiyon zannettip kutlamalar yaptı. Tabii ki bu doğa üstü gösteri nedeni ile Bursasporun tarihi başarısı güme gitti gidecek gibi...Bursaspor Lig tarihinde Üç Büyükler ve Tranzonspor dışında şampiyonluk kazanan ilk anadolu takımı oldu. 16 Mayıs 2010 tarihindeki maçlardan sonra Şampiyonluğa ulaşan Bursasporlular, en az fenerbahçe kadar şampiyonluğa sevindiler. Ne de olsa onlarında hakkı! Babam ve diğer futbolseverler bayıldılar bu çifte şampiyonluk kutlamalaına. Yalnız Fenerbahçeliler bu çifte kupa olayını biraz karıştırdılar gibi. Çifte kupa değilde çifte şampiyon sandılar...Benim bildiğim Çifte kupa herkese nasip olmaz diye ama çifte şampiyonlukta sanırım Fenerden başkasına nasip olmaz...

10 Mayıs 2010 Pazartesi

Kontrollü Muayenem

10 Mayıs 2010 pazartesi saat 9:45 te kontrollü muayenem vardı. Annmem geceden sabaha kadar doğru dürüst uyuyamadı. Sürekli hareket edip etmediğime bakıyor. Gecenin bir vakti uyanıp bir şeyler yiyip benim tepki vermemi bekliyor. Vermeyincede endişelenip korkuyor. Hareket edeyim diye beni matğolluyor! Bende biraz bekledikten sonra beklediği tepkileri vererek annemi mutlu ediyorum. Bu muayene de NST çekildi. Hareketlerim ve annemin sancıları takip edildi. USG de genel durumuma bakıldı. Kilom:2,880 boy:49cm civarı...Allah'ın (c.c) izni ile Her şey yolunda. Doktorumla annem doğum yöntemi konusunda konuştular. Annem ne kadar da normal doğumdan korksa, doktorumuz emel hanım normal doğumu önerdi. Bakalım Dünyaya teşrifimiz nasıl olacak. Görüşmek dileği ile Allah'a (c.c) emanet olun...

İlk Anneler Günüm

Bir ilk daha yaşadım. 09 Mayıs 2010 anneler günü imiş. Bu günde herkes annelerine hediyeler alıp, güzel şeyler söylüyormuş...Ama ben bunları yapmak için bugünü beklemedim ki! Ben her gün anneme güzel şeyler söyledim, güzel tekmeler attım; O da hepsine sevindi...İnşallah doğru bir şey yapmışımdır... Yine de bugüne özel bu çiceği hazırladım anneme...Güzel anneme, şirin anneme, komik anneme, canım anneme...Ayrıca bugün dolayısı ile Aliye Babaanneme ve Zehra anneannemede sevgilerimi ve öpücüklerimi gönderip ellerinden öpüyorum. Yakında görüşmek dileği ile Allahasımarladık...

3 Mayıs 2010 Pazartesi

Kontrollü Muayene 03 Mayıs 2010

03 Mayıs 2010 Pazartesi sabah 9:00 da Muayene randevumuz vardı. Saat 8:45 gibi polikliniğe gittik. Önce NST çekilerek benim hareketlerim ve annemin sancıları kontrol edildi. Daha sonra Ultrasoundlu muayenem yapıldı. Sırtım yukarıda başım aşağı doğru olduğundan magazin basınına poz veremedim...Üzgünüm çocuklar artık böyle... Boyum yaklaşık olarak 49cm kilom 2.550Kg olmuş...Maşallah...Doktorum Emel abla 08 Haziranın beklenen doğum tarihim olduğunu, ancak daha öncede doğum olabileceğini söyledi. Erken doğum durumunda, 35 haftamı doldurduğumdan artık önemli bir risk mevcut değil. Normal doğum konusunda bir sıkıntı görmediğini söyleyen doktorum, bel ile ilgili kounda FTR Doktoruna danışmamızı önerdi. Annem, Babam ve ben buradan çıkıp doğruca FTR Doktorumda soluğu aldık. FTR Doktorum Şenay Kartal beldeki sıkıntıların normal doğum için bir engel teşkil etmediğini söyledi. Bu habere hepimiz sevindik!Nedense annem bizden biraz daha az sevindi bu habere..."El birliği ile beni normal doğurtacaksınız" diye babama latifelerde bulundu, canım annem...Merak etme anne ben sana yardımcı olucam...Hiç zorluk çıkartmıcam...Bir muayeneden geriye bu notlar katldı. Hadi Allah'a emanet olun. Görüşmek üzere

29 Nisan 2010 Perşembe

ilk Duam

Allah'ım!
Oburluktan,aç gözlülükten ve çok konuşmaktan sana sığınırım.
Kibirlenip böbürlenmekten sana sığınırım.
Aldatıcı fitnelerden sana sığınırım.
İki yakamızı bir araya getirmeyecek geçim sıkıntılarından sana sığınırım.
Allah'ım!
Bu günümün başlangıcını güven,ortasını barış,sonunu başarı ve sıkıntılardan kurtuluş eyle.
Günümü huzur,tövbe,bağış ve iman ile bereketlendir.
Allah'ım!
Her işimin başlangıcında yardımını, ortasında sabrını ve sukünetini, sonunda ise başarı ve ikramını diliyorum.
Allah'ım!
Yaşantıların en iyisini, ömürlerin en huzurlusunu, rızkların en genişiyle nasiplendir.
(Babamın çok sevdiği ve benim içinde dilediği bu dua benim ilk duam olacak)

28 Nisan 2010 Çarşamba

Canım Annem


Annem

Benimle bir olan
Benimle yol alan
Benimle açıkıp
Benimle doyan
Annem

Benim ağzım
Benim nefesim
Benim sesim
Benim canım
Annem

Yorulma anne
Üzülme anne
Korkma anne
Gül annem
Canım annem
Yanındayım
Sevgilerimle
Oğlun
Kemal Egemen

26 Nisan 2010 Pazartesi

Teşekkürler Çocuklar


Ben yokken bizimkiler iyi çalışmışlar...Ligi ve kupayı süpürmüşler...Maşallah...Umarım bundan sonrada bu şekilde başarıları bende yaşarım...

Babam


Bu benim eğlenceli babam...artistik bir poz vermiş...bu poz da bu sayfaya iyi gider. Bana da bunu buraya gururla koymak düşer...Ayrıca resim üzerindeki etkim gözlerden kaçmayacak gibi değil :)

Kuzenlerim


Kuzenlerim Batuhan Abim ve Tuana Ablam. 23 Nisan kutlamalarına katılmışlar.Tuana ablamın folkfor gösterisi varmış. Benimde ilk 23 Nisan kutlamam bu...İnşallah bende okulumda böyle törenlere katılıp, ablam ve abim gibi güzel gösteriler yapıcam...Bu resim onlardan bana bir hatıra ve güzel bir örnek olsun...Görüşmek üzere kuzenlerim...Banada yer açın dünyanızda...Kemal Egemen Gedik'ten sevgilerle...

Bir Hafta Sonu Kaçamağı Daha

Geçen haftaki haftasonu tatili iyi gelmişti. Bu Cumartesi ki (24 Nisan 2010 ) muayenem sonrası dokrotum emel abla gene bizi tatile (409 numaralı Konya başkentteki suitimize) gönderdi. Ben biraz aşağıdaymışım, anneminde sancıları düzenliymiş..34 haftam dolmadığından çiğerlerim gelişimini henüz tamamlamış...Erken doğum riskini azaltmak için pazartesi gününe kadar yattık...Anneme iğne ve ilaçlar verildi. Annemin sancılarını azaltmak ve benim ciğerlerimin gelişimi için...Ankardan Nazım dedem,Gülümser ve Zeliha anneler geldiler. Planımız onları evde ağırlamaktı ama, kismet buradaymış...Annem uyuyamıyor, yemek yiyemiyor, nefes almakta da zorlanıyor...Canım annem az kaldı...İnan hepsine değecek...26 Bisan 2010 pazartesi günü saat 9 gibi hastaneden çıktık..Akşama annem soğukalgınlığının etkisi ilede saat 20:00 civarı yattı...İnşallah bu sıkıntılar yakında sevince dönüşecek...

18 Nisan 2010 Pazar

Aile Geleneğimiz

Emin Adımlarla Yürüyorum


Aman Nazar değmesin, Emin adımlarla 9 aylık yolculuğu tamamlıyoruz. Allahın(c.c) izni ile mutlu sona az kaldı...Maşallah...Sırası ile tüm aşamaları geride bıraktık...Artık doğum işaretlerini takip etmeye başladık...Anne ve Babam işaretler konusunda her gün yeni şeyler öğreniyorlar... Özellikle sancıları yorumlama konusunda kendilerini epey geliştirdiler...Ne kadar iyi olduklarını doğumda göreceğiz...Bakalım doğumun geldiğini anlayabilecekler mi? Yoksa onlara yine süpriz mi yapıcam bilemiyorum...Bilsemde zaten söyleyemem,, süpriz bozulur!

Bu İşin Şakası Kalmadı....

Eveeet....Şaka maka yolun sonuna geldik. Bundan sonra bu yolculuk şaka filan kaldırmıyor. 16 Nisan 2010 sabah 2010 civarı annem ufak bir işaret sonucu doktorumuz Emel Hanıma gitti. Tabii ondan önce babam çoktan varmıştı, polikliniğe....Ayrıntılı muayene ve testler yapıldı. Sonuçta olumsuz bir gelişme yoktu, Ancak sebepsiz bu işaret Yatışımızın yapılmasına yettide arttı bile. 18 Nian 2010 tarihine kadar yattık. NST isimli bülbül sesli cihazla!!! takip edildik. Benim Kalp atışlarım, anneminde sancıları...Anneme bir iki serum takviyesi yapıldı. Refakatçımızda Babamdı. Annemin niyeti mayısın başına kadar çalışmaktı. Ama benim fikrimi hiç sormamışlardı. Bende onlara hiç sormuyorum...Şimdilikte hep benim dediğim oluyor...Bakalım daha ne kadar hükümdarlığım sürecek...Valla şimdilik kralım be...Doktorum, annemi doğum iznine ayırdı. Doğum tarihimde mayısın 3. haftasına çekildi. Tabiiki bu onların görüşü...Saygı duyarım...Ama gene de bildiğimi okumakta kararlıyım... Ne de olsa buranın kralı benim...Allah (c.c) sonumu hayır etsin. Pek bi başına buyruk oldum...Gelirken sorma giderken sorma ne olacak benim bu rahatlığım! Anne ve Babacığım sizleri öpüyorum ve yakında....çok yakında görüşmek dileğimle sizleri saygı ile selamlıyorum. Doktorum ve hemşire ablalarıma da çok teşekkür eder, Dünyanıza teşrif yolculuğumda da yakın ilgi ve alakalarınızı bekliyorum. Görüşmek dileği ile Allahasımarladık....

4 Nisan 2010 Pazar

Kontrollü Muayene 02 Nisan 2010

Bugün bir ay sonraki Kontrollü bir muayeneme daha gittik. Artık delilikanlı olmuşum canım. 1750kg, 42cm. Maşallah... Annem beni taşımakta gittikçe zorlanıyor. Hareketlerim daha belirgin ve rahatszı edici olmaya bşladı. Saçlarım çıktığından mide yanmalarıda başladı. Artık doğum yaklaştı. Bir aya kalmaz annem doğum iznine de ayrılır. Önemlidir ki belirtiyim Yatağım ve karyolam eve geldi. Artık yerleşim başladı. Bir ben eksiğim evde, bizimkiler herşeylerimi tamamladılar. Annem de rahatladı...Bende Allah'ın (c.c)izni ile Mayısın sonlarına teşrif edebilirim. Dışarıda havalar ısınmaya başladı. Dışarı daha fazla çıkabiliyor annemler. Burası gittikçe daralıyor. Yolculuk zamanı...Yavaş yavaş yola koyulmalıyım, ancak bulurum yolu...

İlk 1 Nisan Günüm

Nisan bir eğlenceli bir güne benziyor. Anladığım kadarı ile bu günde büyüklerin saçmalama özgürlükleri var. Herkes birbirine takılıyor. Ben henüz büyük olmadığımdan onları izlemekle yetindim. Bu eğlenceli günde Babam anneme ufak bir şaka yaptı. İşlerinin yoğunluğundan bir kaç gündür eve geç gelen babam bugünde 7 civarı eve geldi. Babaannem, annem ve ben mutfakta idik. Babam lafın arasında "Yarın Ankaraya gidicem, hastane işi için" dedi. Annem ve Babaaennem tepkilerini gizlemeye çalıştılar. Babam olayın için ufak tefek ayrıntılarla doldurarak inandırmayı başardı Onları. Annem Babanım gidişini engellemede tek kozunu kulladı, umutsuzca:
-"Yarın Kadın doğum muayenemiz var!",
-Babam: "Yarın ayın ikisi değil ki!
- Annem: "Olur mu! Yarın 2 Nisan"
- Babam: "Hadi ya!O zaman bugünde 1 Nisan mı?"....... Kısa bir sessizlik sonra babama hucuuuuuuum.....Bravoo baba...Güzel bir numara....Kaaaaaaaaç.
Annem bu numaraya düşmüş olmanın şaşkınlığında. Doğrusu savunmasız yakalandılar. Ama güzel bir şamata oldu. Bende eğlendim...

19 Mart 2010 Cuma

Anneme

  • Beni Sevgi ile taşıdığından
  • Tekmelerimle mutlu olduğundan
  • Sevdiğim yiyeceklerden yediğinden
  • Kontrollerime zamanında gittiğinden
  • Benim için vazgeçtiklerinden
  • Benim için çektiğin ağrılardan
  • Benim için aldığın ....(Rakamı yazmasam!) hastane çıkışlarından
  • Benim için söylediğin şarkılardan
  • Babamla evlendiğinden (En çokta bundan)

Dolayı,

Teşekürler, canım annem

Kan Uyuşmazlığı İğnesi

Annem A (-Rh) Babam A (+Rh) kan grubundan olduğundan doğumda ve sonrasında annemle benim için bir risk bulunmakta. Bu riski ortadan kaldırmak için anneme 16 Mart 2010 da HYPERRHO-D İMS/D RHO D isimli iğne yapıldı. Böylelikle bir aşamayı daha geride bıraktık. Artık süre azaldı. Bir aya kalmaz annem her an doğum iznine ayrılabilir. Çünkü günden güne hızla büyüyorum. Bu annemde ki yükü artırarak sıkıntılarının çoğalmasına neden oluyor. Yine de beni çok seviyor annem. Ne kadar tekme atarsam o kadar mutlu oluyor. İnşallah ona layık bir evlat olurum da onu hiç üzmem. Canım annem öpüyorum seni...

3 Mart 2010 Çarşamba

Bir planlı Muayenem Daha Geride Kaldı

02 mart 2010 sabah 9:00 da planlı muayenei oldu anneciğim. Babam her zaman ki gibi yine yanıbaşımızdaydı. Herşey Allah(c.c) izni ile normal ve yolunda gidiyor. Kilom 975gr, boyum 35cm oldu. Ben artık bildiğiniz o pirinç tanesi değilim. Serpildim ve geliştim. Ağzım murnum herşeyim tam takır. Maşallahh. Tabii bu büyüklüğün zorluklarıda yok değil. Bunuda en çok annem yaşıyor. Fazla yemek yiyemiyor, çünkü fazla yemek için yer kalmıyor. Az az yemeye çalışıyor. Ayaklarına kramplar girmeye başladı. Bacaklarıda hafiften şişiyor. Ama annem çok mutlu...Çünkü ben mutluyum... Doktorum 16 Martta Kan Uyuşmazlığı iğnesini yaptıralım dedi. O gün annem hastaneye yatış yaptırarak bu iğneyi olacak. Bugün 11:00 tetanzo aşısının 2. dozu için sağlık ocağına gittik, babam da peşimizde....Bazı bilgileri güncelleyerek aşımızı olduk. 3. Doz 6 ay sonra olacak. işte bir günüm yalşaık olarak böyle geçti. Tabii ki en önemli haberi sona sakladım...Çünkü heyecanım hala tam geçmedi. Bugün 4 Boyutlu resmim çekildi. Annemle babam çok heyecanlandı. Annem ağlamaklı oldu. Babamında nabzı hissedilecek kadar arttı. Normale en yakın görüntüm elde edildi. Bunu resim ve CD olarak annemle babam aldı. Neyse 2.5 ay daha bununla idare edin. Aslı yakında elinizde olacak canım... Ben size daha ne pozlar vereceğim...Şimdilik Allahasımarladık. Öptim sizleri...

22 Şubat 2010 Pazartesi

Ciciler

ilk cicilerim ben daha ortada, fikir aşamasında yokken alınmaya başlamıştı. Annemle babam kendilerine bir şeyler bakarken Sevenhill mağazasında görmüşlerdi. Güzel bir yağmurluk. Ondanda öncesi Aliye Babaannem daha annemle babam evlenmeden adıma bir sürü takımlar örmeye başlamıştı. Harun Dedem ve Zehra anneannem de Tuana Teyzem eşliğinde 3 ay önce Ankaradan bir sürü şeyler aldılar benim için. 2 hafta öncede hastane çıkışımı bebek çantalarımı aldılar. Annem müthiş seviniyor bunlara. Alınmazsa üzülürdü de. Babam gerektikçe alınır diyor. Aceleye gerek yok. Önemli olan sağlıklı doğması diyor. Alltaki tulumu geçen cumartesi annem aldı. Bununda hatıra olarak resimlediler. Güzel bir şeye benziyor. Banada yakışır yani. Teşekkürler anneciğim. Öpüyorum seni ve sizleriiii. Az kaldı merak etmeyin... Allahın(c.c) izni ile yakında görüşeceğiz ve Tüm cicilerimi sırası ile eskiteceğim...Not: Rengimi baştan belli ettiğimi unutmayalım, Lütfen!

ilk ciciler


17 Şubat 2010 Çarşamba

Şeker Yüklemesi Testi

15 Şubat 2010 günü Şeker yüklemesi testim de yapıldı. Annem aç karnına bol miktarda şekerli bir solüsyondan içerek kan verip "Glukoz Tokluk" testini çalıştırdı. 70/120 arası normal sayılacak bu teste sonuç 124 çıktı. Eğer yüksek çıkarsa test tekrarlayacağından annem epey heyecanlandı. Çünkü, O güzel (!) karışımı tekrar içmek istemiyordu. Sonucu doktorum Emel hanıma gösterdiğinde içi rahatladı. Bu testin tekrarı için üstl imit 140 miş. 124 iyi bir sonuçmuş ve endişe edilecek bir durum yokmuş. Çok şükür bir aşamayı daha geçtik. İnşallah hep böyle sorunsuz geçer bu yolculuğum.

13 Şubat 2010 Cumartesi

Babamın ilk ricası

Babam iyi adamdır... Severim kendisini... Bügüne kadar hiç bir kötülüğüne görmedim, üstüne üstlük pek çok kıyağı oldu bana... Sizin tarafta elim ayağım, gözüm kulağım oldu.... 14 Şubat için, üstelikte annem için benden küçük bir ricada bulundu... Benim sayfamdan anneme ufak bir jest yaparak bu 14 Şubatı bana özel kılmak istedi... Böyle güzel bir jeste aracılık etmekten onur duyarım babaaa... Evet bu bizim ilk sevgi günümüz.... Sevgili ailem hep böyle kalın...Sevgi dolu.... Allahın(c.c) izniyle yakında görüşmek dileği ile....

Mutlulukla




İlk 14 Şubatım

Tam olarak ne olduğunu bilmiyorum, ama önemli bir gün anlaşılan. Bir kaç haftadır her yerde 14 Şubat aşağı 14 Şubat yukarı.....Dayımda bir garipleşti...Dayı nasıl öyle hızlı mesaj yazabiliyon... Anladığım bu 14 Şubat Sevgi ile dolu birşey... Benim sevgilim şimdilik canım annem... Bu ilk günümü ona adıyorum....Babam sayesinde de alttaki çiçeği kendisine sunuyorum canım anneme...

Sevgili Anneme


Annneee bir şeyim yooook!

12 şubat 2010 günü annem iş çıkışı evde biraz koşuşturdu. Temizlik ve yemek işlerine biraz fazla kaptırdı kendini, ve doğal olarakta yoruldu. 13 Şubat 2010 sabahı 4 gibi uyandı, o saatlerde bende dinlenmede olduğumdan tekmelerime ara vermiştim. Karın ağrıları ile bu tekmesizliği olumsuza yoran annem babamla beraber soluğu acilde aldılar. Doktorda sürekli bir karın ağrısı ve tekmesizliği ciddiye alarak annemin yatışını verdi. Annemden testler için kan alındı ve serum verildi. Katta doktor abla USG'de bomba gibi olduğumu gördü. Anneme benim açımdan herşeyin olumlu olduğunu söyledi. Sabah birde Genel cerrahin görmesinin iyi olacağını söyledi. Babam anneme - Eve gideyim üstümü değişip, sanada uygun bir şeyler getireyim, sen de bu arada dinlen - dedi ve eve gitti, saat 5:30 gibi... Babam eve gittikten yirmi dakka sonra evimizin kapısı çaldı, bilin bakalım kim bu saatte kapıya dayanan! Süprizzz!Annemmmmm....Böylelikle hastaneden ilk firarımıda yaşamış oldum...İlahi anne!Babamı çok güldürdün, Allahta(c.c) senin yüzünü güldürsün...Öptüm seniiii...

3 Şubat 2010 Çarşamba

Tetanoz Aşısı

Doktorum Emel hanımın bilgilendirmesi ile Tetanoz aşısı için zamanın geldiğini öğrenen anne-babam kısa bir araştırma ile bu aşının bağlı bulundukları sağlık ocağında ücretsiz yapıldığını öğrendiler. 02 Şubat 2010 saat 11:40civarı 11 nolu Akşemsettin Mahallesi Sağlık Ocağına giderek Gebelik kayıt bilgilerini yaptırıp aşımı oldu annem. Bu yolculukta Babam bizi yalnız bırakmadı. Gebelik kaydını yapan doktor abla pek çok bilgiyi öğrendi annemden, bunları Gebe takip kartına işledi. Annemim Kilo ve boyunu ölçtü, Beslenmesi hakkında bilgi aldı, öneride bulundu. Hamileliğinin nasıl gittiğini öğrendi. Çok sakin ve ilgili bir abla idi. Kendisine teşekkür ederim. Kayıt sonrası aşıyı Alt katta Hemşire abla yaptı ve Anneme bir aşı kartı verdi. Bir ay sonra ikinci dozu yaptıracağı bilgisini verdi. Bu aşı 5 dozmuş, yanlış anlamadıysa 4 dozu doğuma kadar 5. Dozu ise doğumdan sonra bir kaç ay sonra yapılacakmış. Hemşire ablayada teşekkürler. Bu aşı ile bir aşamayı daha tamamladık. Adım adım dünyaya doğru yürüyüşüm devam ediyor. Görüşmek ümidi ile Allahasımarladık

30 Ocak 2010 Cumartesi

Beşiktaş Jimnastik Klubü

Bizim ailenin asil bir yanı da rengini önceden belli etmesidir. Renk dediğinde öyle basit bir konu değil. Erkek adam renkten renge girmez. Allanıp pullanmaz, sararıp solmaz, hele hele hiiiç morarmaz. Renklerin asili Siyah ve Beyaz'dır. Bir Yavru Kartal olarak teşrif edeceğim bu Dünyada Kara Kartal olmanın onurunu yaşıyacağım...

Erkek Adam Rengini Başta Belli Eder


Ayrıntılı USG Zamanı

29 Ocak 2010 sabah 9:00 da Planlı muayene zamanı. Beş ay bitti Altıncı aya girdim. Ayrıntılı bir tarama yaptı doktorum Ultrason ile...Ellerime, ayaklarıma, kalbime, kafama, gözüme, böbreklerime yani anlayacağınız baştan aşağı beni kolaçan etti...El ve ayak parmaklarımı bile saydı...Maşallah bi kusur bulamadı. Kilomun 425gr, boyumunda 15,6cm civarında olduğunu hesapladı. Bu ayda annemin tetanoz aşılarını yaptırması gerektiğini söyledi. Tuzlu yiyeceklerden uzak durmalı imiş annem...Her gün bir yumurtanın faydalarından bahsetti. Onun dışında mümkünse kısa yürüyüşler yapabileceğini söyledi anneme doktorum. Muayene öncesi annemle babam endişeli idiler, olumsuz bir gelişme duyabilecekleri konusunda. Ama Allah'ın(c.c) izni ile bu korkularınıda boşa çıkardım, İnşallah tamamınıda getireceğim...Bu arada tekmelerim daha hissedilir olmaya başladı...Annem bayılıyor tekmelerime!Ben de ona... Sürekli benimle konuşuyor, birşeyler anlatıyor, şarkılar söylüyor... Çok hareketli ve Neşeli... Artık bende tekmelerimi sakınmıyorum ondan, bol bol atıyorum tekmeyi, firsat bu firsat bi daha nerde böyle imkan :)

12 Ocak 2010 Salı

Şaka

İlk şakalarımı yapmaya başladım. Annem sürekli beni kontrol etmeye başladı. Hareket ediyormuyum diye! Hareket ettiğimi anlayınca büyük bir neşe ile benimle konuşmaya başlıyor.."Amanda aman, oğluşum, egemenim....aguu uguuu ve bir sürü anlamadığım sözcükler. Demek ki çilem burada başlıyormuş! Agulu ugulu muhabbetler! Neyse hızlı büyüyorum ya zamanla bundan yırtarız...Bugün sabah 4'te başladı annem hareketlerimi beklemeye..saat 5..6...7...8...bende tık yok..Anem yavaş yavaş kurtlanmaya başladı...Gittikçe artmaya başlayan şüphe en son babama intikal etti. Babamda annemi doktora yönlendirdi. Teknoloji işte!Kaçış yok...USG de yakalandım. Hiiiiiçççç birşey olmamış gibi davrandım. Günlük hayatıma devam ettim....Yedim,içtim ve bol bol tekme attım. Ama şu USG yok mu! saatlerce kıpırdamadan durdum sonunda yakalandım!Yine de şakam güzel oldu...Hem bu daha ilki canım....Biraz daha büyüyüm daha ne şakalar yapıcam annemle babama....Anneciğim öpüyorum seni...

8 Ocak 2010 Cuma

Üçlü Test Sonucu

Sonucu beklenen en önemli testlerden biri olan Üçlü (Down Sendromu) testimin sonucuda belli oldu. 28 Aralık 2009 da annemin verdipi kandan çalışılan testin sonucu 07 Ocak 2010 tarihinde çıktı. Sonuç normal çıktı. Doktorum herhangi bir problem olmadığını söyledi. Annemin kan değerlerinin düşük olması nedeni ile Son başladığı demir hapını günde iki adete çıkardı. Şimdilik her şey yolunda gidiyor. Dışarda da fena değilmiş havalar. Ocak ayıın 8'i olmasına rağmen dışarısı güllük gülistanlık. Hava sıcak, bahar gibi.... Biraz daha böyle giderse çiçekler açmaya başlayacakmış...Şimdilik bu kadar.....Görüşmek dileği ile Allahasımarladık!

4 Ocak 2010 Pazartesi

Nas Süresi


Maşallah

Babam tedbirli adamdır. Bu özelliği arkadaşları arasında espri konusudur. Herşey yolunda gidiyor. Cinsiyetimde belli oldu. Artık Nazar boncuğu şart oldu buraya. Kem gözlere, art niyetlere karşı. Bugün itibarı ilk blog remimde olmuş oldu. Güzel bir nazar boncuğu...Babaaaaa babaaa merak etme! Allah'ın(c.c) izniyle sağ salim görüşeceğiz benim keyfim iyi buralarda...Gelişimimi tamamlar tamamlamaz yanınızda olucam...Hepinizi öpüyorum...

3 Ocak 2010 Pazar

2009' a Veda

28 Aralık 2009'da planlı kontrol randevum vardı. Öğleden sonra 14:00'da idi. Ancak doktorum müsait olduğundan saat 13:00 gibi muayeneye gittik. Hep beraber;annem babam ve ben. 16cm olmuşum, 178 de gram :). Babamda gördü erkek adanım çocuğunun nasıl olduğunu... Artık hareketlerim daha hissedilir olmaya başladı. Annem bunları anlamaya başladı. Bu arada annemin kilosu 59 oldu. Doktorum 3'lü testin zamanı geldiğini söyledi. Onun için annem kan verdi. Vitamin ilacımın yanında demir ve folikasit hapınada başladı annem. Bu kontrolün benim için bir anlamıda var. Bu 2009 yılında son muayenem olacak. Ben de artık bir yılı geride bırakacağım... Vay be! Ne yıldı ama... Bu fırsatla yeni yılda tüm insanlara sağlık, huzur, ve mutluluklar diliyorum. Büyüklerin ellerinden küçüklerim gözlerimden öpüyorum. Benle yakından ilgilenen anneme, babama ve doktorum emel ablama sevgi ve şükranlarımı sunuyorum. Yeni yılda herşey gönlünüzce olsun....